O kadar her kafadan ses çıkıyor ki…O kadar uğultu var ki…
Gürültüye gitmesin diye, müftülere evlendirme yetkisi verilmesi yasa tasarısının nasıl önümüze getirildiğini, neleri içerdiğini bir kere daha anlatmak istedim…
Neden yanlış olduğunu… Ne tehlikeler barındırdığını.
Çünkü gelecek hafta oylanacak.
Ve geçerse, örtülü-örtüsüz bütün kadınlar için felaket olacak!
– Meşhur Müftülük Yasası ne zaman gündeme geldi?
Meclis kapanırken.
– Adı ne?
Müftülük Yasası olarak biliniyor ama asıl adı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı.
– Kadınların tepkisi ne oldu?
İlk duyulduğu andan itibaren kıyamet koptu! Hepsi olmasa da kadınların büyük çoğunluğu itiraz etti. Kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları bu tasarıya neden karşı olduklarını açıkladı. Gösteriler düzenlendi.
– Peki sonra ne oldu?
Ekim ayında Meclis tekrar açılır açılmaz, bu yasa tasarısı alelacele, karambole getirilip yangından mal kaçırılır gibi geçirilmeye çalışıldı.
– Bunun üzerine kadınlar ne yaptı?
1 Ekim Pazar günü, 13 ilde bu konuyla ilgili eylemler gerçekleştirip, “Bu yasalar böyle geçmez! Geçmemeli!” dediler.
– Peki sonra?
2 Ekim’de, Meclis’in açıldığı gün Meclis’e gittiler. Hemen ardından, 3 Ekim’de, yani Meclis’in ikinci gününde tasarı İçişleri Komisyonu’na geldi ve aynı gün alt komisyona geri gönderildi. Kadınlar sevindi, “Yasa geri çekildi, sesimizi duydular!” diye. Ama yanıldılar. Böyle olmadı. Bir tuşa basılmışçasına hızlı çalışan alt komisyon, yasayı bir gün sonra tekrar İçişleri Komisyonu’na gönderdi ve 5 Ekim Perşembe günü yasa komisyondan geçti!
– Şimdi ne olacak?
Yine apar topar, son sürat Genel Kurul’a getirilecek ve eğer komisyondaki gibi olursa, tüm itirazlar duymazdan gelinerek oylanıp geçirilecek…
– Geçirildi mi?
Hayır, bu hafta yapılacaktı oylama. Ama haftaya ertelendi…
– Peki Meclis’ten hiç itiraz gelmedi mi?
Geldi. CHP, MHP ve HDP’den itiraz edenler oldu. CHP, MHP ve HDP, üç parti de il ve ilçe müftülüklerine evlendirme yetkisi verilmesiyle, binlerce imama nikâh kıyma yolunu açan tasarının 6. maddesi ile Türk vatandaşlığını kazanmak için başvuru yapacak yabancılarda aranacak “genel ahlak” ibaresinin bulunduğu 31. maddeye şerh düşerek itiraz etti.
– Peki ya haftaya, müftülere resmi nikâh yetkisi veren bu tasarı geçerse ne olacak?
Hiç iyi olmayacak! İl ve ilçe müftüleri de evlendirme memurları arasına eklenecek.
– Peki onların kıyacağı nikâh, medeni nikâh sayılıp kayıtlara geçecek mi?
Evet. Yani çocuk yaşta ve çoklu evliliğin yasaklılık hali devam ediyor. Ama bu gelişme; imam nikâhının resmi nikâh
yerine geçmesi demek olmasa da müftülerin resmi nikâh kıymakla görevlendirilmesiyle, dinin bu toplumdaki herkesi kapsaması gereken medeni hukuk alanına müdahalesi anlamına geliyor. Yani Diyanet İşleri Başkanlığı’nın söz hakkı her geçen gün artıyor, ki bu müessese boşanmaya karşı. Boşanmayı önlemeyi, kadınların birçok probleminden daha fazla dert ediniyor. Ve kadınlara “aile terapisi” verme görevini üstleniyor. Tasarının yasalaşması halinde, çoğu kadın evlenmek için olsun, ailede sorun yaşayınca olsun, kadın-erkek eşitsizliğini doğal sayan, erkeklerin çıkarını dini referansları temel alarak koruyan, kadınların boşanmaması gerektiğini savunan bir kuruma başvuruyor olacak. Bu da kabul edilebilecek bir şey değil!
SON SÖZ
Bu durum Anayasa’nın laiklik ilkesine aykırı. Müftülüklere resmi nikâh yetkisi ASLA verilmemeli!!!