Siz de ‘Yuvarla’yın


SİZİ bugün iki müthiş gençle tanıştırıyorum.
Emre Danacı ve Erdi Yerebasmaz.
Biri 30, diğeri 31 yaşında.
Onlar, bir iyilik hareketinin kahramanları.
Ben duyunca çok etkilendim, hemen tanışmak istedim.
Soluğu Emre ve Erdi’nin yanında aldım.
Kartlı alışverişlerde kuruşları yuvarlamamızı sağlayıp, istediğimiz STK’ya bağış yapmamıza yardımcı oluyorlar. Yani sivil toplum örgütleri için bağış topluyorlar. Hiçbir kazançları da yok. Ben de sizi bu başarılı gençlerle tanıştırmayı borç bildim…

– Sizi tanıyalım…
Ben Emre Danacı. Ortağım Erdi Yerebasmaz’la ‘Yuvarla’nın kurucularıyız…

– “Yuvarla” nedir?
Bir sosyal girişim.

– Nasıl işliyor?
Kartlı harcamalardaki küsurat yuvarlanıyor. O küçük kuruşlar, kullanıcı tarafından seçilen bir sivil toplum kuruşuna bağışlanıyor. Olayımız budur. Mağazalarda kasa yanlarında duran bağış kumbaralarının dijital hali de diyebiliriz. Yani siz kredi kartınızla 47.90 liraya bir gömlek aldığınızda, “Bu tutarı 48 liraya yuvarlayalım mı? Aradaki 10 kuruş, Darrüşafaka’ya bağışlansın mı?” diye soran ya da bunu otomatik yapan bir uygulama…

– Ben doğru mu anlıyorum?… Sen, ortağın Erdi’yle bizim kuruşlarımıza mı talipsin?(Gülüyor) Kısmen! Biz ‘Yuvarla’yı kurmuş olsak da başrolde Türkiye’nin en önemli sivil toplum kuruluşları var. Kızılay, TEMA, Darrüşafaka gibi. Esas kuruşlara talip olan onlar! Biz sadece, teknolojiyi sağlıyor ve bazen yerde görüp de almaya tenezzül etmediğimiz küçük kuruşların ne denli büyük değişimler yaratabileceğini topluma göstermeye çalışıyoruz…

– Süpermiş! Ne zaman kurdunuz?
2013’te üzerinde çalışmaya başladık, 2014 Temmuz’da ilk küsuratımızı yuvarladık.

– Peki insan böyle bir sosyal girişimi niye kurar? Hangi saikle?
Bizimki, bir şeyleri değiştirmeyi seçme iradesiydi!

– İyi de sizin kazancınız ne?
Bu, en sık karşılaştığımız soru! ‘Yuvarla’da biz yurtdışındaki örnekler gibi, bağışlardan bir komisyon almıyoruz. Bağışların yüzde 100’ü, seçilen sivil toplum kuruluşu tarafından tahsil ediliyor ve kullanılıyor. Yani finansal bir kazancımız yok. Elbette bazen “Keşke iyi para kazanacağımız, akranlarımız gibi krediyle bir eve girebileceğimiz bir şeyler yapsaydık!” diyoruz. Ama yine de sosyal fayda sağlayan bir iş başarmış olmanın keyfi hiçbir şeyde yok. Hayatımızdan çok memnunuz yani!

DİLENCİLERE, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN DAHA FAZLA BAĞIŞ GİDİYOR

– Bizde bağış kültürü ne durumda? Yeteri kadar gelişmiş mi?
Kayıt dışı bağışlar ağırlıkta. Yani dilencilere, sivil toplum kuruluşlarından daha fazla bağış gidiyor. Toplumun şeffaf bağış yöntemlerine yönlendirilmesi gerekli fakat yasal düzenlemeler son derece kısıtlayıcı. Bu da bireysel bağışçılık araştırmalarında dünyada son sıralarda çıkmamıza sebep oluyor.

– İnsanımız küçük miktarlı bağış yapmaktan utanıyor mu?
Evet. Araştırmalar bunu gösteriyor. Sivil toplum kuruluşlarına bağış yapmayanların yüzde 52’sini bağış miktarının küçük olduğunu belirterek bir sivil toplum kuruluşuna bağış yapmadığını belirtiyor. Sanırım bu küçük rakamların kurumlara bağışlanamayacağı algısı var. Biz Yuvarla ile bunu da kırmaya çalışıyoruz. 0.01 lira bile önemlidir ve şeffaf bir şekilde bağışlanabilir.

KIRMIZI PELERİNLİ KAHRAMANLAR DEĞİLİZ

– Toplumun değişimine, dönüşümüne bir “çözüm” sunuyorsunuz aslında… Kendinizle ne kadar gurur duyuyorsunuz?
Kendimizi kırmızı pelerinli kahramanlar olarak görmüyoruz. Sanırım ortalamanın biraz üzerinde gurur duyuyor olabiliriz.

– Siz insanlara aslında, “Tweet atıp şikâyet etmek yerine, kuruşlarınızı bağışlayın, çözüm üretenlere destek olun” mu diyorsunuz?
Evet, genelde şikâyet eden insanları görünce öfkeleniyoruz. “Şikâyet ediyorsun da çözüm için ne yapıyorsun!” diyoruz içimizden. Sanırım günümüzün sorunu da bu. İnisiyatif almamak. Ben şikâyet edeyim, tweet atayım da biri nasılsa çözüm için uğraşır. Hayır o uğraşacak kişi sen neden olmuyorsun? Biz Yuvarla ile insanlara sadece kuruşlarla çözümün bir parçası olabilirsiniz diyoruz. “Eğitim problem!” mi diyorsun. Yuvarla ile kuruşlarını bu konuda çalışan kurumlara bağışlayarak bir başlangıç yapabilirsin. Toplasan ayda 3 liran gidiyor!

– SosyalUP platformuyla daha iyi bir konuma ulaşacağınızı düşünüyor musunuz?
Evet. SosyalUp, sosyal girişimlerin, sosyal girişimcilerin sesini duyuran bir mecra. Özellikle yeni iş birlikteliklerinin geliştirilmesinde çok faydası olacaktır.

– Eğer kuruşlarımızı bağışlamayı tercih edersek, her yıl kaç çocuğun daha iyi eğitim almasını sağlayabiliriz…
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın rakamlarıyla bu yaklaşık 900 bin çocuğun daha iyi eğitim alması anlamına geliyor.

KURUŞLARI YUVARLARSANIZ HER YIL 1.1 MİLYAR KAYNAK YARATILABİLİYOR

– Kuruşlar yuvarlarınsa, her yıl kaç sivil toplum örgütüne, ne kadar kaynak yaratılıyor?
“Yuvarla” kullanıcılarının bağışladıkları kuruşların toplamı ayda ortalama sadece 3.5 lira. Yani kimseyi rahatsız etmeyecek bir büyüklük. Fakat ‘Yuvarla’yı tüm kart sahipleri kullanırsa, her yıl 1.1 milyar liradan fazla bir kaynak yaratabiliyoruz. Ve neredeyse hiç kimseyi rahatsız etmeden. Bu potansiyeli somutlaştırmak gerekirse, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nda bu kaynak, her yıl 900 binden fazla çocuğun daha iyi eğitim alması anlamına geliyor. Yani neredeyse bir nesil! Kuruşlarla yapılabilecek daha iyi bir yatırım düşünemiyorum!

BAĞIŞCILIK KÜLTÜRÜ GELİŞMELİ

– Vizyonunuz ne?
Finansal olarak sürdürülebilir, bağımsız sivil toplum kuruluşlarının sorunların çözümünde daha etkin olduğu bir düzen.

– Misyonunuz ne?
Bireysel bağışçılık kültürünü geliştirmeye yardımcı olmak.

– Peki hedefiniz ne?
Ekonomik olarak herkese uygun, güvenli, şeffaf ve son derece kolay bir bağış deneyimi sağlayarak insanların bağış konusundaki ilk adımı olmak.

– Her şey iyi hoş da, niye böyle hedefleriniz var?
Herkesin hedefleri olmalı. Bizim şu anda önümüzde duran ve bitirmemiz gereken yemek bu! Belki ileride çok farklı toplumsal sorunların peşinden koşacağız kim bilir.

Yorum Bırak