Hayatlarımızı pandemi öncesi ve sonrası diye ikiye ayırır olduk. Hiçbir şey eskisi gibi değil. Yeni dünyaya her birimizin ayak uydurması gerekiyor.
İş yapışlarımız bile değişti. Hatta ve hatta işlerin adı sanı bile değişti. Bildiğimiz mesleklerin yanına, adını daha önce duymadığımız meslekler eklendi.
.
Teknoloji ve onun getirdiği dijitalleşme çağı, toplum olarak her birimizin ayak uydurması gerekli olan gereklilik haline geldi. İş aramak için de dijital olmak gerekiyor, iş bulabilmek için de dijital becerilere sahiplik sorgulanıyor.
Bu dönemde farklı kurumların bir araya gelip bu soruna çözüm arayışlarına girmesini değerli buluyorum.
.
Özel şirketler ve sivil toplum örgütü iş birlikteliklerinden güzel işler çıkıyor.
‘Bu işte Birlikteyiz’ projesi de, buna en güzel örneklerden biri. Vodafone Türkiye, UNDP Türkiye ve Habitat Derneği’nin iş birliği sayesinde hayata geçen projede, iş arayışında olanlara yetkinliklerini artıracak güzel eğitimler var. Eş zamanlı olarak, iş arama dönemlerinde insanların zaruri ihtiyaçları olan dünyayla iletişimde kalabilmeleri için, kar amacı gütmeyen internet ve konuşma paketleri de var.
.
Tüm bu proje detaylarını ve dahasını Vodafone Türkiye İcra kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin ve UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Sukhrob Khojimatov’a sordum.
KENDİMİ TÜRKİYELİ OLARAK TANIMLIYORUM
Sizi tanıyalım…
-İzmir doğumluyum. Çocukluğum ve gençliğim, babamın görevi nedeniyle birçok şehirde geçti. Ege Üniversitesi Kimya Mühendisliği’ni bitirdim. Üniversite sonrası, gönlüm İzmir’de kalsa da Ankara’da Bilkent Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’na devam ettim. Lise aşkımla evlendim. 13 ve 6 yaşlarında iki oğlum var. Ailemle birlikte birçok farklı yerde bulunduğumuz için kendimi Türkiyeli diye tanımlıyorum.
Bir teknoloji firmasında üst düzey yönetici olmak nasıl bir duygu? “Zamanın ruhunu yakalıyorum!” hissi oluyor mu?
-Olmaz mı? Oluyor tabii. Sadece zamanın ruhunu yakalamakla kalmıyorsunuz, o ruhu, birçok farklı kişinin yakalamasını sağlamak için de çalışıyorsunuz. Bu hissi, birçok kişiye de yaşatma fırsatınız oluyor. Teknoloji, hayatımızın çok önemli bir parçası. Onunla birlikte yaşamak, onu yakından tanımak ve onunla insan hayatına dokunabilmek, harika bir duygu.
TEKNOLOJİDE “BEN VARIM” DİYEN KADINLARI DESTEKLEMEMİZ GEREKİYOR
Kadın yöneticileri, farklı alanlarda görüyoruz ve çok gurur duyuyoruz. Ama sanki teknoloji kısmında sayıları daha az. Kadınlar, teknolojiyi tercih etmiyorlar mı çok?
-Aksine, kadınlar teknolojiye çok meraklı! Şöyle bir örnek vereyim. BTK’nın 2020 Dijital Oyunlar Raporu’na göre, geçen yıl Türkiye’de yetişkinlerin ortalama yüzde 79’u mobil oyun oynamış. Bunun yüzde 81.7’sini kadınlar oluşturmuş. Erkekler yüzde 76,5’te kalmış. Yani, kadınlar teknolojiyi seviyor. Ama, ne yazık ki, teknoloji “erkek işi” olarak algılandığından, çeşitli engellerle karşılaşıyorlar. Teknolojide “Ben varım” diyen kadınları desteklememiz gerekiyor.
Teknolojide kadınları daha çok görecek miyiz? Bu alanda çalışmalar var mı?
-Türkiye’de teknoloji sektöründe kadın çalışan oranı yüzde 10 civarında. G7 ülkelerinde kadınların teknoloji, medya ve telekomünikasyon sektörlerinde yönetim kurulu üyesi olma oranı yüzde 23. Benim de yönetim kurulu üyesi olduğum Teknolojide Kadın Derneği var. Orada 2023 yılına kadar bu istihdam oranının yüzde 100 artması için çalışıyoruz. Burada önemli olan şu: Teknolojiyi tüketen bir toplumdan, teknolojiyi üreten bir topluma nasıl geçeriz? Bunu düşünmeliyiz. Bu konuya yoğunlaşmak, kadın erkek hepimize fark ve değer katacaktır. Türkiye Vodafone Vakfı, TEGV ve Yönetim Kurulunda Kadın Derneği’nde cinsiyet ve eğitim eşitliği adına birçok alanda çalışmaktan mutluluk duyuyorum.
UZAKTAN EĞİTİM, UZAKTAN ÇALIŞMA VE ONLİNE ALIŞVERİŞ DERKEN DİJİTALLEŞMEYİ SEVDİK. BU SEVGİNİN KALICI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ
Pandemi, bize dijitalleşmenin önemini gösterdi. Küçüğünden büyüğüne herkes dijital bir hayata geçti. Siz ne diyorsunuz bu konuda? Hayatın her alanını dijitalleştirmek mümkün olacak mı?
-Dijitalleşme kaçınılmaz bir gerçek. Hayatımızın her alanında var, olmaya da devam edecek. Çünkü hayatı kolaylaştırıyor. Fayda sağlıyor. En önemlisi, bizi hayata bağlıyor. Sevdiklerimize uzaktan erişebiliyoruz. Uzaktan eğitim, uzaktan çalışma ve online alışveriş derken, dijitalleşmeyi sevdik. Bu sevginin kalıcı olacağını düşünüyoruz.
Peki ya teknolojinin insanla anlam kazanması kavramı hakkında ne düşünüyorsunuz?
-Teknoloji, insana fayda sağladığı ölçüde anlamlı. Bütün amacı, insan hayatını kolaylaştırmak, güzelleştirmek. Teknoloji ve insan bir araya geldiğinde, inanılmaz güzel hikâyeler ortaya çıkıyor. Bizce, daha iyi bir geleceğin anahtarı bu ikilinin elinde. Geçtiğimiz aylarda yaptığımız yeni marka lansmanımızda, “Birlikte Mümkün” diyerek tam da bunu anlatıyoruz aslında.
BİZLER, ARACIYIZ. EN İYİ, EN VERİMLİ, EN FAYDALI, EN ANLAMLI TEKNOLOJİLERİ İNSANLIĞIN HİZMETİNE SUNMAKLA YÜKÜMLÜYÜZ
Burada sizin gibi teknoloji şirketlerine düşen roller ne?
-Bizim görevimiz, teknolojiyi insanlığın faydasına sunmak. Amaç odaklı bir bakış açısıyla, teknolojiyi insanla buluşturmak. Bizler, aracıyız. En iyi, en verimli, en faydalı, en anlamlı teknolojileri insanlığın hizmetine sunmakla yükümlüyüz. Bu etkileşimin en başarılı şekilde gerçekleşmesini sağlamak bizim işimiz.
ÇOCUKLARIMIN ŞU ANDA ADINI BİLMEDİĞİM MESLEKLERDE ÇALIŞACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Kendi oğullarınızın gelecekte nasıl bir meslek edineceğini düşünüyorsunuz?
-Çocuklarımın, muhtemelen şu anda adını bilmediğim mesleklerde çalışacağını düşünüyorum. Çünkü meslekler, yeni nesil teknolojilerin gelişmesiyle yeniden tanımlanacak. Çocuklarımın önünde sınırsız bir hayal dünyası ve çok daha geniş bir perspektif olacağına inanıyorum. Umarım, mutlu olacakları bir şeyi seçerler.
Teknoloji şirketinde yönetici olan bir anne olarak çocuklarınızın dijitalleşme yolculuğunun siz neresindesiniz? Onlarla neler yapıyorsunuz? Çeşitli kısıtlamalar getiriyor musunuz?
-Teknolojiye meraklı bir anneyim. Üç boyutlu yazıcıdan kodlamaya, çocuklarımla farklı teknolojileri birlikte öğrenmeyi seviyorum. Teknoloji, uçsuz bucaksız bir yolculuk bizim için. Akıllı telefon ve diğer teknolojik cihazların kendi kısıtlamalarını aktif olarak kullanıyorum. Telefon kullanımına saat sınırlaması koyuyorum. YouTube’da sadece çocuk kanallarını izlemelerini sağlıyorum. Geçmiş hikâyelerden daha önce nerelere girmiş diye bakıyorum. Ancak, şunu da görüyorum; çocuklar esas birbirinden öğreniyor. Arkadaşının başına olumsuz bir şey gelirse, bu onun için daha öğretici olabiliyor.
DİJİTAL OKURYAZARLIK ARTIK BİR STANDART OLDU, ÇİFTÇİSİNDEN MÜHENDİSİNE HERKES İÇİN GEREKLİ
Dijitalleşen toplumda iş arama ve bulma süreçleri de dijitalleşti mi?
-Elbette! İş aramayı kolaylaştıran dijital platformların sayısı her geçen gün artıyor. Biz de işe alım süreçlerini dijitalleştirdik. Hem mülakatları hem de değerlendirme sürecini online platformlara taşıdık. Aday görüşmelerini uzaktan yürütebiliyoruz. İş başı yapacak yeni arkadaşlarımızı dijital oryantasyon programıyla destekliyoruz. Tüm eğitimlerimizi de online ortamda sürdürüyoruz.
Demin de dediğiniz gibi, teknolojinin hayatımıza girmesiyle meslekler de şekil değiştirdi. Peki ya bu mesleklerde çalışabilmek için nasıl yetkinlikler gerekiyor?
-Dijital okuryazarlığın gelişmiş olması lazım. Çünkü, dijital okuryazarlık artık bir standart oldu. Her meslekte bir ihtiyaç haline geldi. Eskiden nasıl bilgisayarda e-posta atabilmek bir gereklilik idiyse, şu anda da dijital okuryazarlık çiftçisinden mühendisine herkes için gerekli.
PANDEMİDEN EN OLUMSUZ ETKİLENEN GRUPLARDAN BİRİ İŞİNİ KAYBEDENLER OLDU
“Bu işte Birlikteyiz” platformunu neden kurdunuz?
-Pandemiden en olumsuz etkilenen gruplardan biri, işini kaybedenler oldu. Zor dönemlerden geçen bu kişilere destek olmak istedik. İş arama süreçlerinde çorbada bizim de tuzumuz bulunmalı diye düşündük. Dijitalleşmenin getirdiği güçle yanlarında olmak ve hayatlarını kolaylaştırmak istedik. “Bu işte Birlikteyiz” platformu böyle doğdu.
İŞ ARAMA SÜRECİNDE OLANLAR İÇİN FARKLI ÇÖZÜMLERİMİZ VAR
Neler var bu platformun içerisinde?
-İş arama sürecinde olanlar için farklı çözümler var. UNDP ve Habitat Derneği’yle iş arayanlara özel, 6 aylık bir online sertifika programı hazırladık. Katılımcılar, Dijital Dönüşümün Kısa Tarihi, Dijital Güvenlik ve Gizlilik, Dijital İçerik Üretimi, İşletmelerin Dijital Varlığı, Profesyonel LinkedIn Kullanımı, Kariyer Planlama, CV Hazırlama ve İş Mülakatı Simülasyonu gibi konularda eğitim alabiliyorlar. Ayrıca, sadece 8 dakikalık bir kariyer anketimiz var. Bu sayede, kendilerine en uygun iş fırsatlarını görüntüleyebiliyorlar ve site üzerinde iş başvurusu yapabiliyorlar. Udemy eğitimlerine katılabiliyorlar. Bir de indirimli tarifemiz var. 6 GB mobil internete sadece 9 TL’ye sahip olabiliyorlar.
UNDP ve Habitat’la iş birliği yapmanızın amacı neydi?
-Sosyal boyutuyla ön plana çıkan bir proje yaptık. Dolayısıyla, sosyal projeleriyle tanınan, bu alanda deneyimli kurumlarla birlikte hareket ettik. UNDP ve Habitat’ın geliştirdiği sertifika programıyla, bireylerin yeni nesil beceriler geliştirerek dijital alandaki iş fırsatlarını daha kolay yakalamasını hedefliyoruz.
Bu platformdan faydalanmak isteyenler nasıl dahil olacaklar?
-Vodafone.com.tr adresine girip, Kampanyalar sayfasından “Bu işte Birlikteyiz” linkine tıklıyorlar. Eğitimler, kariyer testi, tarife, hepsine oradan ulaşıyorlar.
PANDEMİ NEDENİYLE İŞ KAYBI YAŞAYANLARA, DİJİTALİN NİMETLERİNDEN FAYDALANARAK YENİDEN İŞGÜCÜNE KATILMA FIRSATI SUNUYORUZ
Bir telekomünikasyon şirketi böyle bir platform kurarak, topluma nasıl bir fayda sağlıyor?
-Telekomünikasyon şirketi olmakla birlikte, biz her şeyden önce amaç odaklı bir şirketiz. Teknolojiyi, insanlığın faydasına sunmaya odaklıyız. Teknoloji ve insan bir araya geldiğinde, oluşacak fırsatları görmek ve göstermek ana hedefimiz. Bu platform da böyle bir amaçtan doğdu. Pandemi nedeniyle iş ya da gelir kaybı yaşayanlara dijitalin nimetlerinden faydalanarak yeniden işgücüne katılma fırsatı sunuyoruz.
Bu platformla birlikte hayata geçirdiğiniz “Birlikteyiz” tarifesinden para kazanıyor musunuz?
-Benzer içerikli bir tarife, normalde ayda 39 TL. “Birlikteyiz” tarifesi ise sadece 9 TL. Yani bırakın para kazanmayı, bilançomuza negatif etkisi olacak bir iş yapıyoruz aslında! Tek bir amacımız var; içinde bulunduğumuz zor zamanları birlikte aşmak ve maddi zorluk yaşayan insanların yanında olmak.
İşini kaybedenlerin dijital dünyadan uzak kalmamasını sağladınız. Onlara, dijital eğitimler alacak platform da oluşturdunuz. Peki ya sonrası… Bu insanların iş bulmalarına yardımcı olacak başka neler yapılıyor?
-Bu konuda çalışmalarımız var. Farklı paydaşların sağlayacağı farklı katkılarla platformumuzu zenginleştirmeyi hedefliyoruz. En yeni alternatiflerden biri de Kariyer.net. iş birliğimiz oldu. Devamında da yeni projelerimizi duyurmaya hazırlanıyoruz.
ÖĞRENMEK BENİM İÇİN BİTMEYEN YOLCULUK
Meltem Bakiler Şahin, şu an 20 yaşında olsaydı, bu yeni eğitim imkanlarıyla kendisine nasıl bir kariyer tasarlardı?
-Öğrenmek benim için bitmeyen bir yolculuk. Ben bunu piyanonun bütün tuşlarını kullanarak çok farklı eserleri çalabilmeye benzetiyorum. Muhtemelen, kimya mühendisliği eğitimimin yanına meraklı olduğum farklı alanları da eklerdim. Şu anda internet üzerinden eğitim almak çok kolaylaştı. İstediğiniz konuda eğitim alabilirsiniz. Çeşitlilik müthiş bir fark yaratıyor. Kariyer, planlanması gereken bir olgu olmaktan çıkıyor. Mutlu olduğunuz her ortam, kariyerinize yol gösteriyor. Kalbiniz bir işe çarpıyorsa, “Ben burada toplum için fayda yaratırım” diyorsanız, tamamdır, kariyerin en büyük yolculuk adımları odur.
Sizce içinde bulunduğumuz yeni dünyada bir genç “Geleceğe hazırım” diyebilmek için neler yapmalı?
-Öğrenme, gelişim ve yenilikler konusunda her zaman aç olmalı. Hatta, öğrenmeli, unutmalı ve yeniden öğrenmeli. Radarları hep açık olmalı. En önemlisi merak; etrafındaki her şeyi merak edip sorgulamalı.
Sizi tanıyalım…
– Ben Sukhrob Khojimatov. UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısıyım. 2017’den beri bu görevi yürütüyorum. Sosyal faydaya inanan, başkalarına ilham veren, istekli ve yenilikçi meslektaşlarımdan oluşan bir ekiple çalıştığım için çok mutluyum. UNDP Türkiye’de geçirdiğim bu inanılmaz dört yıl, muhteşem anılar, kişisel gelişim ve başarılarla dolu.
Çok büyük bir yapılanmayı temsil ediyorsunuz. Birleşmiş Milletler’in çatısı altındaki UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) nedir?
-UNDP, Birleşmiş Milletler’in öncü kuruluşu. Yoksulluk, eşitsizlik ve iklim değişikliğinin yarattığı adaletsizliği sona erdirebilmek için mücadele eden bir kuruluş. 170 ülkede, ortaklarımız ve uzmanlarla omuz omuza çalışıyoruz. Ve ülkelerin, insanlık ve gezegenimiz için kalıcı çözümler üretmesine destek veriyoruz. Türkiye’de, “Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Büyüme”, “Kapsayıcı ve Demokratik Yönetişim”, “İklim Değişikliği” ve “Çevre” alanlarında çalışıyor, ortaklarımızla Türkiye’nin kalkınma sorunlarına yönelik uygulamalı çözümleri destekliyoruz.
Harika…
-Ve tabii ki, “toplumsal cinsiyet eşitliği”, “ayrımcılıkla mücadele” ve “yeşil büyüme”yi tüm girişimlerin merkezine koyuyoruz. Tüm bu çalışmalarımızda da, Türkiye’nin kalkınma planları ve strateji belgelerinde belirlenen, “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”na (SKA’lar) ulaşmak için hareket ediyoruz.
AMACIMIZ 2030’A KADAR DAHA İYİ BİR DÜNYA YARATMAYA ÇALIŞMAK
Herkesin bilmesi gereken “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları” sizin ana konunuz gibi… Nelerdir bu “Amaçlar”?
-2015’te, Birleşmiş Milletler’e üye 193 ülkenin liderleri, bu söz konusu “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları”nı kabul etti. Bu “17 Amaç” içerisinde, 169 hedef ve 230 gösterge bulunuyor. “Sürdürülebilir Kalkınma” konusunda, dünya liderlerinin bugüne kadar yaptığı en iddialı anlaşma bu. 2030 yılına kadar, ülkeler kimseyi geride bırakmadan her türlü yoksulluğa son vermek, eşitsizlikler ve iklim değişikliği ile mücadele etmek için seferber olacak. Amaç, yoksulluğu sona erdirerek, eşitsizlik ve adaletsizliklerle mücadele ederek ve tabii iklim değişikliğinin ivediliğini ele alarak, 2030’a kadar daha iyi bir dünya yaratmaya çalışmak.
Bu “Amaçlar”a ulaşılabilmesi için neler yapılması gerekiyor?
– Hükümetlerin, özel sektörün, sivil toplumun ve halkın, yani herkesin, üstüne düşeni yapması gerekiyor. “Amaçlar” gezegenimizde yaşayan 7.8 milyar insanı etkiliyor. Bu “Amaçlar”a ulaşmak için herkesin bu konuda bilgi sahibi olması son derece önemli. Ancak o zaman harekete geçebilir ve dünyayı daha iyi bir yer yapmaya katkı sağlayabiliriz. Bu “Amaçlar”, Türkiye’de de gerçekleştirdiğimiz her proje ve girişimin merkezinde. Dayanıklı bir sistem oluşturmak için Türkiye’ye yardımcı oluyoruz.
Eşitsizliklerin azaltılması, nitelikli eğitimin sağlanması ve yoksulluğun son bulabilmesi için, meslek sahibi olmak çok önemli. Ama nasıl? Bunun için siz neler öneriyorsunuz?
-Genç neslin; eğitim ve istihdam olanaklarına eşit erişimi, gençliğin güçlenmesinin yanı sıra, ekonominin geleceği için de çok önemli. Ne yazık ki, pandemi durumu kötüleştirdi. Küresel salgın döneminde, gençlerin, nitelikli işlere sahip olabilme olanakları azaldı. Bu talihsiz durum, yoksulluk ve eşitsizliklerde artışa neden oldu. Bu durum da gençlerin geleceğe dair umutlarını kaybetmelerine sebep oluyor.
Sizce çözüm ne?
-Bu krizi çözebilmemiz için, acilen güçlerimizi birleştirmeye ihtiyacımız var. Genç nesil, hepimizin geleceği. Pandemi süresince iş arayışlarında pek çok zorlukla karşılaştılar. Bu zorlukların üstesinden gelmeleri için, onlarla çalışmamız gerektiği gerçeğine, duyarsız kalamayız. Durumu dikkatlice incelemek, sektörlerin ne tür beceri setlerine ihtiyacı olduğunu anlamak ve bu ihtiyaçlarla eşleşen en uygun eğitim müfredatını geliştirmek zorundayız. Eşit koşullarda başarılı işe alım ve kariyer gelişimine yönelik tüm adımlarda gençleri desteklemek için ilave destek gerekiyor. Bazı gençlerin özel ihtiyaçları olabilir ve eşitsizliklerle mücadele etmek için ek desteğe ihtiyaç duyabilirler. Tüm bunlar da ancak “ortak eylem yolu”yla çözülebilir.
“Bu işte Birlikteyiz” projesi ne tür eğitimler içeriyor?
-Bu proje, COVID-19 küresel salgını nedeniyle, mali güçlükler yaşayan, (kısa çalışma ödeneğinden yararlanan, veya zorunlu ücretsiz izin kullanan) iş arayan gençleri, öğrencileri, kırılgan grupları kapsıyor. Vodafone ve Habitat Derneği’yle eş zamanlı bir çevrim içi eğitim programı. Katılımcıların, istihdam edilebilirliklerine katkı sağlayarak, onları becerilerle donatmaya yönelik iyi tasarlanmış eğitimler. İki temel beceri grubunun gelişimine odaklanıyor: “Dijital Beceri Geliştirme” ve “Kariyer Planlama Becerileri Geliştirme.” Öğrenciler de programa başvurabilir. Kadın başvuranlara öncelik tanınıyor. Programı tamamlayan katılımcılara da “katılım sertifikası” veriliyor. Eğitime katılan kişiler, COVID-19 küresel salgını nedeniyle mali güçlük yaşayan bireyler, iş arayanlar, kısa çalışma ödeneğinden yararlananlar, zorunlu ücretsiz izin kullanan kişiler ve eğitimine devam eden bireylerden oluşuyor. Seçim aşamasında, vodafone.com.tr adresine girip Kampanyalar sayfasından “Bu işte Birlikteyiz” linkindeki başvuru formuyla eğitim programına başvurular yapılıyor. Başvuranların dijital becerileri yüksek ise, bu başvuranlar, doğrudan “Kariyer Planlama Becerileri Geliştirme Kursu”na katılmaya yönlendiriliyor. Yeterli düzeyde dijital bilgi ve becerilere sahip olmayan başvuranlar ise önce “Dijital Beceri Geliştirme Kursu”na, sonrasında ise “Kariyer Planlama Becerileri Geliştirme Kursu”na katılmaya yönlendiriliyor.