İzzet Çapa içindeki çocuğu hiç kaybetmeyen, tatlı, zeki ve çooook yaratıcı biri… Seviyorum onu… Müthiş bi enerjisi var… Çok sıkı bi yeteneği var… Pek çok işi bi arada yapabiliyor, üretmeyi, çalışmayı seviyor
.
Aslında bir işletmeci, İstanbul başta pek çok şehirde gece hayatının iddialı isimlerinden. Yapmayı sevdiği şeylerden biri de yazmak, çok da iyi yazıyor, hatta bir ara Hürriyet’te röportajlar yaptı, başka gazetelerde de yazdı. Ancak, “Gazeteciliği, yazı yazmayı hep çok sevdim. Ama hobi olarak gördüm, mesleğim değil bu” diyecek kadar da açık sözlü biri…
.
Çok aktif kullandığı, genelde de gündeme dair haberler paylaştığı bir Instagram hesabı vardı. “Topluluk kurallarına aykırı” davrandığı gerekçesiyle kapatıldı. Yeni adresi @izzetcapayaziyor 48 saatte 60 bine ulaştı!!! Ben de neler olduğunu merak ettim, hemen aradım sordum İzzet’e…. Bakın başına gelenleri nasıl değerlendiriyor….
.
Bu arada siz de bakın, severseniz takip edin @izzetcapayaziyor ‘u… Hatta, mutlaka takip edin!!! Hesabı kapatılan, tekrar kendine yeni bi hesap açan, pes etmeyen, vaz geçmeyen birine destek olun… her konuda onunla aynı fikirde olmamız gerekmiyor, ama özgürlüklerin yanında olmamız gerekiyor… Temelde birkaç meselesi var İzzet’in.. Kadınlar, çocuklar, sokak hayvanları, doğa, alenen yapılan haksızlıklar, çifte standartlar, din bezirganları…
BEN KİMSENİN ŞAHSINI İNCİTECEK ASLA BİR ŞEY YAZMADIĞIMI BİLDİĞİM İÇİN BU DURUM, YAZILARIMIN ETKİSİNİ GÖSTERMESİ AÇISINDAN
BENİ MEMNUN ETTİ
Niye Instagram hesabın kapandı?
-Valla, birilerinin nasırına bastım herhalde! Burada ne paylaşıyorsam, aynısını Twitter ve Facebook’ta da kullanıyorum. Ama oralardan hiç “topluluk kurallarına aykırı” diye bir uyarı almadım. O yüzden mesele Instagram’la benim aramda bir şey değil. Instagram’ın arkasına saklanan birileri rahatsız oldu. Ben kimsenin şahsını incitecek asla bir şey yazmadığımı bildiğim için de bu durum açıkçası, yazılarımın etkisini göstermesi açısından beni memnun etti.
Hangi post yüzünden olduğunu bile bilmiyorsun o halde…
-Yok, bilmiyorum. Sadece genel bir ‘topluluk kurallarına aykırı paylaşım’ iletisi gönderdiler o kadar. Emin ol, ana haber bültenlerine konu olan bir şeydir. Ama inan ne olduğunu, hangisi olduğunu bilmiyorum. Çok da merak etmiyorum. Çünkü benim sosyal medyayı bu kadar yoğun kullanmaktaki amacım; topluluk kurallarına uymayanları eleştirmek! Yani beni itham ettikleri şeyi aslında kendileri yaptılar. Bir tür “modern sosyal sansür” ve hatta daha da keskin söyleyecek olursam dijital faşizm!
TOPLU ŞİKAYET ZİNCİRİ DE OLABİLİR
Sence toplu bir şikayet zinciri mi oluşturdular?
-Olabilir. Daha önce de zannederim böylesi şikayetlerden dolayı ufak uyarılar almıştım. Ama tamamen kapatmak, bu çağda hakikaten benim gibi yıllarca gazetelere de yazmış ve bu kadar göz önünde biri için çok tuhaf.
KISKANÇLIK BİZİM ÜLKEDE ADETA ATA SPORU
Sen bütün bunları neye bağlıyorsun?
-Valla, mümkün olduğunca şahıslarla kişilerle değil, olgular ve kavramlarla ilgili yazmaya çalışıyorum. Ama bilirsin, kıskançlık bizim ülkede adeta ata sporu gibidir. Öyleyse de hiç şaşırmam yani. Ama bu kadar çok sosyal medya enstrümanının olduğu bir zamanda, birini bu yolla susturmaya çalışmak çok saçma.
Instagram’da yazdıklarını nasıl tanımlarsın?
-Benim temelde birkaç meselem var. Kadınlar, çocuklar, sokak hayvanları, doğa, alenen yapılan haksızlıklar, çifte standartlar, din bezirganları…
Kısacası, masumlara şiddet uygulayanları ve onları kandıranları yazıyorum. Bundan kim alınıyorsa da alınsın, zerre umurumda değil! Ama hiçbir zaman da kimsenin kutsalına asla saygısızlık etmedim, etmem. Bu benim kırmızı çizgim. Gerisi de dediğim gibi çok umurumda değil.
Beklesen geri alabilir miydin?
-Belki de. Ama yeni hesap açmak daha çok heyecanlandırdı beni. Kendimi, bakış açımı, sağ duyumu, kalemimi test etmek istedim.
Bir tür meydan okuma mı?
-Yoo, yıllardır yaptığımı yapmaya devam ediyorum ben. Meydan okumaktan söz edeceksek, kendi mesleğimde rakiplerime meydan okurum. Evet gazeteciliği, yazı yazmayı hep çok sevdim. Ama hobi olarak gördüm, mesleğim değil ki bu. Sen beni çok iyi bilirsin dostum olarak.
Yeni hesabında 60 bine ulaşmışsın. Ne kadar zamanda?
-48 saatte.
Valla müthişsin!
-Beni takip edenler kadar değil…
Seni seviyoruz. Arttırmak için ne yapabiliriz?
-Ben yazmaya devam ediyorum. Yerim yurdum belli. Okumak, yorum yazmak, katılmak ya da eleştirmek isteyen buyursun gelsin. Hakaret hariç her şeye açığım…
