Instagram sayesinde yine ilginç bir hesap keşfettim: @doga.lezzetleri
.
Takip edin, neden bu röportajı yaptığımı anlayacaksınızzz. Tavuklarıyla, kedisiyle, köpeğiyle, köydeki evinin bahçesinde yemekler yapan ultra doğal/ otantik genç bi adam Çağdaş.
.
Yemekleri de, en yakın dostlarım dediği tavuklarla yapıyor. Daha doğrusu Çağdaş yemek yaparken, tavuklar malzemeden çalıyor.
.
Hayvanları, insanlardan daha çok seviyor Çağdaş. ‘Çünkü onlar yargılamıyorlar, küçümsemiyorlar, kazık atmıyorlar!’ diyor. Ve bu genç adamı, tüm dünya takip ediyor. Tiktok’ta 2 milyon takipçisi var, çoğu da yabancı…
,
Peşine düştüm, röportaj yaptım…
.
Çağdaş Kocaer, 27 yaşında. Malatya’nın bi ilçesinde babaannesiyle yaşayan annesi babası olmayan bi adam. Bir taraftan üniversitede okuyor, bir taraftan da sosyal medya için içerikler üretiyor. Pek çok marka işbirliği için ona geliyor.
.
Zihni Sinir fikirleri ve açık havada yapılabilecek yemek tarifleri var. Bir de yaptığı yemeklerin malzemelerini tırtıklayan tavukları:))) O tavukların isimleri var, hepsi birer kişilik.
.
“Ay iğrenç… Tavuklar-mavuklar!” yorumları yapanlar da oluyor. Ama Çağdaş’ın umurumda değil. “Tabuklarımı arkadaşım gibi gördüğümden, bana iğrenç filan gelmiyor” diyor ve ekliyor, “Tabuklarla vakit geçirmek, terapi gibi… İnsanın negatif enerjisini alıyorlar… Zaten bu yemekleri de kendime yapıyorum, kime ne…”
.
İnsanlardan yana biraz dertli Çağdaş, tavuklarıyla köyünde huzurlu bir hayat sürüyor. Fazla uzatmadan sözü Doğa Lezzetleri’ne bırakıyorum.
Çağdaş seni tanıyalım…
-Malatya’da yaşıyorum. Yeşilyurt’ta. 27 yaşındayım. Malatya İnönü Üniversitesi Tekstil Teknoloji Bölümü’nü bitirdim. Şu an uluslararası ilişkilerde okuyorum. Annem-babam yok. Annem ben küçükken kanserden vefat etti, babam da gitti.
Nereye gitti?
-Annem öldükten sonra bizi terk etti. 20 yıldır haber alamıyorum. Öldü diye biliyorum. Beni için bir önemi yok. Zaten hiçbir zaman arayıp sormadı, hiç hayatımda olmadı. Ben babaannemle yaşıyorum. Önce zorunluluktan yemek yapmaya başladım. Evde birinin yapması gerekiyordu çünkü. Sonra yemek yapmayı sevdiğimi fark ettim. Sırf eğlencesine, yaptığım yemekleri TikTok’a koydum. Bayağı ilgi çekti.
Doğada yemek yapmak nereden çıktı?
-Ben doğada olmaya seviyorum. Her türlü eylemi doğada yapmak hoşuma gidiyor. Yemek yapmak da onlardan biri. En çok da hayvanlarla vakit geçirmeyi seviyorum. Aslında insanlardan uzak bir yaşam tercih ediyorum.
Neden hayvanları insanlara tercih ediyorsun?
-E çünkü hayvanlar kazık atmıyor, alay etmiyor, küçümsemiyor, yargılamıyor, kötülük yapmıyor. Kedilere, tavuklara ve kuzulara bayılıyorum. Onlarla arkadaş gibiyim. Sabah uyanıp, tavuklara yem verdiğimde, güne bir sıfır önde başlıyorum ve çok pozitif oluyorum. Hayvanlarla yaşayan, onlarla iletişim kuran insanların mutlu olduğunu ve daha az yalnızlık hissettiğini düşünüyorum. Doğada yemek videoları çekerken de çok mutlu ve huzurlu hissediyorum. Tavuklarımın, kedilerimin pişirdiğim yemeklere ortak olması, beni çok mutlu ediyor. Kendimi, yemeğini arkadaşlarıyla paylaşan biri gibi hissediyorum. Öyle de zaten. Paylaşmanın ne kadar önemli ve mutluluk verici bir şey olduğunu, insanlar videolarda görmüş oluyor.
Yaptığın yemekler lezzetli mi?
-Doğada ve açık havada yapılan her şey lezzetlidir. Ya da ben öyle düşünüyorum. Ben şef ya da aşçı değilim. Bu işin eğitimini de almadım. Kendime ve babaanneme yemek yapıyorum. Ama elim lezzetlidir. Yemek yaparken, tavuklar olaya dahil oluyor, hoşuma gidiyor, bazen yemeklerin malzemelerinden çalıyorlar. Onlar da eğleniyor, ben de… Paylaşımın altını çiziyorum aslında. Yemek içeriklerimi insanlar beğendi, olumlu geri dönüşler alıyorum. “Ay iğrenç… Tavuklar-mavuklar!” diyen de oluyor. Ama ben tavukları arkadaşım gibi gördüğümden, bana iğrenç filan gelmiyor.
TAVUĞUMUN ADI YURDAGÜL, KEDİMİN MİNNOŞ, KÖPEĞİMİN İSE PARS
Çekimleri yaptığın yer neresi?
-Evimin bahçesi! Aynı zamanda tavukları, kedileri ve köpeğimi de beslediğim yer. Onlar benim ekip arkadaşlarım.
Ekip arkadaşlarının adları var mı?
– Tavuğumun adı Yurdagül, kedim Minnoş, köpeğim ise Pars. Yemek videosu çekerken, onların yemek malzemelerini araklaması, çok hoşuma gidiyor. Komik. Canları çekiyor tabii. Ben de gülüyorum, izleyenler de. Paylaşmanın ne kadar değerli olduğunun altını çiziyorum aslında.
Niye tavuklara bu kadar takıksın?
-Tavuklar, duygusal ve komik hayvanlar. Sıcakkanlılar. Bir de bence çok gizemliler. İnsanların göremeyeceği yerlere yumurtlamayı seviyorlar. Onları besleyen sahiplerini tanıyor ve onlara sadık oluyorlar. Tavuklarımı, “Gel cücücücü!” diye çağırıyorum ve hemen geliyorlar :))
Tavuklardan en çok ne öğrendin?
-Onlarla vakit geçirmek, bana terapi gibi geliyor. Stres, kaygı gibi şikayetleri ortadan kaldırıyorlar. İnsanları tanıdıkça, tavuklara sevgim arttı! Kendi kendimle baş başa kalmak, bana pek çok şey öğretti ve öğretiyor. İçinizdeki cevher ortaya çıkıyor, yaratıcı oluyorsunuz. Tavuklar da varsa yanınızda oh ne ala… Tavuklar, hayvanlar insanların negatif enerjisini alıyor. Nasıl çıplak ayakla toprağa bastığımızda vücudun elektrik yükü boşalıyor, kortizol hormonu azalıyorsa; bence tavuklar, hayvanlar da insanların kötü enerjisini alıp, toprağa veriyor.
ŞİMDİLİK SOSYAL MEDYAYA İÇERİK ÜRETMEYE DEVAM… İLERİDE BELKİ BİR RESTORAN AÇARIM
Zihni sinir fikirlerin, tariflerin var…
-Evet. Küçük yaştan itibaren icat yapmayı, deneysel çalışmalar yürütmeyi seviyorum. Yemek videoları yanı sıra, ilginç şeyler icat ettiğim videolarım da var. Aynı zamanda, ceviz ve çekirdekten filizlendirme gibi fidan büyütme videoları da çekiyorum.
Hayalin ne?
-Şimdilik sosyal medyaya içerik üretmeye devam. İleride, restoran tarzı bir işletme açmak belki. İçerisinde, cam bölmelerde tavukların gezinti yapabileceği, ailelerin yemek yerken aynı zamanda tavukları seyredeceği bir alan oluşturmak. Birçok hayvanı canlı olarak izlemelerini sağlamak.
Profesyonel bi ekiple mi çalışıyorsun?
-Yok hayır. Ben çekiyorum her şeyi. Kimseden destek almıyorum. 5-6 saat uyuyorum ben. Yetiyor. Hayatta her şeyin matematik olduğuna inanıyorum. Çekeceğim videoları zihnimde tasarlayıp, düşünüp, kurgulayıp en olur haline getirip, videolara döküyorum.
Yapmaktan en çok hoşlandığın yemek ne?
-Biber dolması, sarma. Bir de kendi yaptığım fındıklı çikolata.
Nasıl geri dönüşler alıyorsun?
-Videoları Türkiye’de çekmeme rağmen bana en çok desteği Avrupa’daki takipçilerim veriyor. Otantik ve doğal geliyor çektiğim şeyler onlara. Türkiye’deki takipçilerimden de binlerce olumlu dönüş var. TikTok’ta 1 milyondan fazla takipçim var, onlara eğlenceli içerikler üretmeye çalışıyorum.
Nasıl geçiniyorsun?
-Bu çektiğim videolar ve yaptığım iş birlikleriyle. Video çekmeye başladığımda, para kazanma gibi bir düşüncem yoktu. TikTok ve Instagram’a attığım videolar, global alanda rağbet görünce, birçok firmadan iş birliği teklifi geldi. Önce kabul etmedim. Para için bir şeyler yapma fikri hoşuma gitmedi. Sonra hoşuma gidebilecek şeyleri seçmeye başladım. Şu anda, seçtiğim iş birlikleriyle geçimimi sağlıyorum. Yazın da kiraz ve kaysı gibi ek işler yaparak harçlık çıkarıyorum.
Hayatta en değer verdiğin insan kim?
-Yok öyle biri. Babaannemi söyleyebilirim sadece. İnsanlara değer vermem, saygı gösteririm. Ailesiz büyüdüğüm için bazı duygulardan yoksun kaldım. Sevgi, şefkat, sahiplenme önemsenme, bunlar benim hayatımda pek olmadı. Belki de o yüzden hayvanlara çok düşkünüm.