BİROL Güven sayesinde ondan haberdar oldum.
Ümit Ünker. O, bir eğitimci.
Türkiye’deki ilk “augmented reality” kitabını yazan kişi. Yani “artırılmış gerçeklik” teknolojisini bir kitapta kullanan ilk kişi.
‘O da ne?’ diyeceksiniz.
Başlıktaki gibi, kitabın içinden adam çıkıyor! Yazarı çıkıyor yani. Ve kitabı anlatmaya başlıyor. Siz o kitabı okumuyorsunuz, dinliyorsunuz. Her şey üç boyutlu. Gerisini röportajdan okuyun…
– Tebrikler! Türkiye için yepyeni bir şey yaptınız. İnsanın aklı uçuyor görünce! Kendine ait yazılımı ve uygulaması olan Türkiye’deki ilk ve tek “artırılmış gerçeklik” kitabını yazdınız…
Aynen öyle!
– Bu cümleyi açalım. Ama lütfen, her şeyi 5 yaşında bir çocuğun anlayabileceği gibi anlatın. Ne demek “artırılmış gerçeklik”?
Dünya artık bu teknolojiyi konuşuyor. Sık sık duyacağız bu kavramı: “Augmented Reality”. Türkçe’ye “artırılmış gerçeklik” olarak çevrildi. Tıpta, askeriyede, tasarımda ve daha pek çok alanda kullanılmaya başlandı. Ben de bir eğitimci olarak iş dünyasında fark yaratmak istedim ve bu teknolojiden faydalanan bir kitap yazdım.
– Bu kitaba özel bir “artırılmış gerçeklik” yazılımı mı hazırlandı?
Evet. Google Play ve Apple Store’a mobil uygulaması yazıldı. Her sayfa, grafik ve görsel tasarımcılarımız tarafından çizildi ve her konunun tek tek artırılmış gerçeklik videoları çekildi. Biz “artırılmış gerçeklik” teknolojisini hazır haliyle, olduğu gibi alıp kullanmadık yani. Kullanım şeklini yeniden yorumladık. Mesela kitap görsellerimizin üzerine sanal tasarımlar canlandırmak yerine, benim olduğum video içeriklerini doğru kamera teknolojisiyle birleştirdik ve bunu canlandırdık.
– Türkçesi, ben telefonuma bu uygulamayı indiriyorum ve sizin kitabınızı okurken birden bire Ümit, yani siz, üç boyutlu konuşmaya mı başlıyorsunuz?
Evet, tam da bu!
– Bu bir tür hologram teknolojisi mi?
Hayır değil. Hologram, lazer ışınlarının bir araya getirilip bir görsel halini almasına denir. Kullanıcının elinde hologram lazer cihazı bulunması gerekir. “Artırılmış gerçeklik” ise farklı. Sanal nesnelerin ve içeriklerin gerçek görüntülerin üzerine bindirilmesine deniyor.
– Ben istersem uygulamayı kapatıyorum ve sizin kitabınızı iki boyutlu okuyorum… İstersem açıp üç boyutlu hale getiriyorum öyle mi?
Kesinlikle öyle! Ama ben her zaman üç boyutlu okumanızı tercih ederim.
– Bu kitabın yazılımını kim hazırladı?
Kendi yazılım ekibim hazırladı.
– Ben sizin kitabınızı uygulamasız alırsam kaç para, akıllı telefonuma uygulamayı indirirsem kaç para?
Kitap 32 lira. Uygulama ücretsiz. Teknoloji için kimseden para istemiyoruz.
DİKKAT DİKKAT… GELECEK GELDİ!
– Vay anasını sayın seyirciler… Gelecek geldi mi yani?
Evet, gelecek geldi ve şu anda onu yaşıyoruz!
– Artık kitaplar böyle mi olacak?
Evet, kesinlikle. Çok uzak değil, yakın gelecekte kütüphaneler şekil değiştirerek sadece bina olarak kalacaklar. Bina birleştirici olacak ama raflarda kitap yerine bu cihazlar yer alacak. Akıllı cihazları nesnelere tutarak, artırılmış şekilde tüm içeriğe ulaşacağız. Bu tarih kitaplarında da böyle olacak. Geçmişi tarih kitaplarının üzerinde artırılmış şekilde görebileceğiz!
OKUMUYORSANIZ İZLEYİN
– Bunun bize ne faydası var peki?
Dünyada 1 kişi yılda 12 kitap okurken, Türkiye’de 12 kişi yılda bir kitap okuyor. Yani, biz aslında okumayı sevmiyoruz! Biz bilgiye kendimiz ulaşmaktan çok başkalarının bize anlatmasını seviyoruz. İşte bu teknoloji sayesinde bilgiye de daha kolay ulaşabileceğiz. Ayrıca görsellik ve işitsellikle bütünleştiği için de kalıcılığı artıyor. Biz de diyoruz ki “Okumuyorsanız izleyin!”
HAYATIN HER ALANINDA ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
– “Artırılmış gerçeklik”in kullanım alanı sadece kitaplar mı?
Tabii ki hayır. Sağlıkta çok kullanılıyor. Kadavralar çok pahalı ve kolay bulunabilir şeyler değiller. Bir akıllı cihazı tanımlanmış yüzeye tuttuğunuz anda insan anatomisinin tamamını görebiliyorsunuz. Orada nerelere müdahale edilmesi gerektiğini öğrenebiliyorsunuz. Şu anda Amerika’da ameliyatlar “artırılmış gerçeklik” ile yapılabiliyor. Boeing yine bu teknolojiyle tasarlıyor uçaklarını. Arızaları da bu yöntemle gideriyorlar. Mimari yapılar artık maket sunumdan çıktı. Yine akıllı cihazlar ya da akıllı gözlükler sayesinde bitmiş halini tüm detaylarıyla görebiliyoruz. Bunlar ve benzeri, aklınıza gelebilecek her şeyi bu teknolojiyle deneyimlemek mümkün olacak.
ÜÇ BOYUTLU AŞKLAR, SEKSLER
– Peki, uzak mesafe sevgililiği daha kolay hale getirebilecek mi “artırılmış gerçeklik”?
Elbette!
– Üç boyutlu aşk, seks yaşanabilecek mi?
Evet. Şu anda yaşanıyor zaten. “Artırılmış gözlükle” yapılabiliyor. Birebir hissedilebilir şekilde yaşıyorsunuz. Görüntülü arama gibi düşünün. İki tarafta gözlüğünü takıyor ve eş zamanlı olarak artırılmış gerçeklikle yaşayabiliyor. Eğer karşınızda biri yoksa gözlüğünüzü takıp bilgisayarla da yaşayabilirsiniz…
TAKIM ELBİSEYLE EVDEN TOPLANTIYA KATILABİLECEKSİNİZ
– Başka üç boyutlu neler olacak?
“Artırılmış gözlük”le karşımızdaki insanın bütün bilgileri gözümüzün önünden akacak. Mesela yaşı, kilosu, boyu, sağlık durumu, nelerden hoşlanıp hoşlanmadığı gibi… Tatil mesela. “Artırılmış gerçeklik”le tatile gideceğiniz yere önce akıllı cihazlarınızla gidecek ve orayı gitmeden deneyimleyeceksiniz. Artık öğrencilerin okula gitmesine gerek kalmayacak. Öğretmenler eve gelecek… Toplantılar aynı mekânda olmadan yapılabilecek. Yani evinizden takım elbiseyle toplantıya katılabileceksiniz!
KEŞKE SEZEN AKSU BU TEKNOLOJİYİ KULLANSA!
– Bir gün ışınlanma da gerçek olur mu?
Ben kesinlikle olacağına inanıyorum.
– Bu kitap ne kadara mal oldu?
150 bin liraya mal oldu. Bu teknoloji için özel bir stüdyo kuruldu. Özel kurgu ekibi, görsel tasarımcılar çalıştı. Normalde biri bunu uygulamak istese tek bir videonun maliyetini ortalama 5 bin gibi düşünebilirsiniz…
– Mesela Sezen Aksu yapsa, onu üç boyutlu görsek, özledik de… Mesela bir şarkının hikâyesini anlatsa, sonra o şarkı klip olarak başlasa, sonra Sezen tekrar devreye girse, hayatını anlatmaya devam etse… Bu teknolojiyle yapılabilir mi?
Harika fikir. Sezen Hanım da isterse hemen yarın bunu hayata geçirebiliriz.
