Sertab Erener, bebeğinizin kulağına ninniler fısıldasın, bebeğiniz onun güzel sesiyle uyuya dalsın ister misiniz?? Tamam o zaman, bu albüm size göre!!
.
“İyiliğe Ninniler”le Sertab Erener, Bepanthol Baby ve AÇEV birlikte nefis bir sosyal projeye imza attı. Yüzyıllardır var olan ninnilerimizi, pedagog eşlinde yapılan küçük değişikliklerle daha EŞİTLİKÇİ, KAPSAYICI ve POZİTİF bir dille, yeniden yorumladı.
.
Danaların bostandan kovulmadığı, aksine çok sevildiği, lahanalarla beslendiği kız ve erkek çocukların eşit anıldığı ninniler!!!
.
Diyor ki Sertab, “Hepsi için uzman bir pedagogdan destek alındı. Mesela ‘Uyumazsan, gül rengin soluyor’ yerine ‘Uyuduğunda, yüzün hep gülüyor’ cümlesi geldi. ‘Kızım, uyumazsa hâl ne olur’ demedik de, ‘Kızım uyursa, hemen büyür’ dedik. Yani hikâye aynı hikâye. Ama olumsuz tarafından anlatmaktansa, olumlu cümleler kurduk!”
.
Yani biricik Sertab‘ımız, o büyülü sesiyle, ninnilerimize yeni bi ruh kazandırdı. Güzel meditasyon müzikleri gibi bu ninniler… Dinledikçe gevşiyor, rahatlıyorsunuzzz… Sadece bebekler değil, büyükler de bu ninnilerle uykuya dalabilir hahahahaha
.
Bitmediiii… “Benim Annem Güzel Annem” ninnisinde Öykü Karayel’le, “Fış Fış Kayıkçı”da ise Can Bonomo’yla düet yaptı. O ninniler de harika. Dinleyin pişman olmazsınızzz.
.
Projenin en şahane yanı ise, ninnileri dinleyen herkesin “kollektif bir iyiliğin” parçası olacak olması. Yani YouTube, Spotify gibi dijital platformlardan elde edilecek dinleme gelirlerinin tamamı AÇEV’e gidecekkk. Anne ve Baba Destek Programları için bağışa dönüşecek!!!
Projede emeği geçen herkesi kutluyorum. Sizi, Sertab röportajıyla baş başa bırakıyorum. Lütfen ninnileri dinleyinnn. Dinletinnnn. Hepinize iyilik ve uyku dolu geceler! Renkli rüyalar!!!
Sen, Türkiye’nin en iyi seslerindensin… Sesinin, ninnilerde kullanılması bence muhteşem!!! Ve çok çok kutsal… Düşünsene, senin o güzel sesinle milyonlarca çocuk uykuya dalacak, şahane rüyalar görecek… Neler hissediyorsun? Heyecan var mı heyecan?
-Ayşe sen ne diyorsun, acayip heyecanlıyım! Bu, benim yıllardır hayalini kurduğum bir şeydi. Sesimle, ninni söylemek… Ninnileri seçmeye ve demolarını kaydetmeye başlamıştım ki, Bepanthol Baby ekibi böyle bir teklifle geldi. Üzerine atladım tabii! Güçlerimizi birleştirince; bu hayal, daha da mükemmel bir şeye dönüştü. Tüm dijital dinleme gelirleri, biliyorsun, AÇEV’e bağışlanıyor. Yani ninnileri dinleyenler de, bu “kollektif iyiliğin” bir parçası olacak. Bu şahane değil de ne?!
NİNNİLERİN SÖZLERİ, PEDAGOGLARLA BİRLİKTE POZİTİF VE EŞİTLİKÇİ BİR DİLLE YENİDEN YORUMLANDI
Ben de çok coşku yaptım. Ve gerçekten değerli buldum projeyi. Yüzyıllardır var olan ninnilerimiz, daha ‘eşitlikçi’ ve ‘pozitif’ bir dille yeniden yorumlandı. Hadi anlat bu nasıl oldu?
-Ninniler, bebeklerin hayata dair duydukları ilk hikayeler. Ve tabii ki, onların algılarını, dünyayı yorumlama şekillerini, insan ilişkilerini, hayvanlara bakış biçimlerini, aslında her şeyi etkiliyor. Yazının bulunmasından bile önce; bebekler, ninnilerle uykuya dalarmış. Yani zamansız bir müzik ninniler… O yüzden içinde geçen cümleler çok önemli. Biz de seçtiğimiz ninnilerin sözlerini, pedagoglarla birlikte çalışarak, pozitif ve eşitlikçi bir dille yeniden yorumladık. Sözlerinin, dayanışma, yardımlaşma, arkadaşlık ve sevgi içermesine özen gösterdik. Dünyamızı, hangi değerlerle çevrelediğimize dikkat etmemiz gerekiyor. Çocuklarımız, tüm canlılara saygı duymalı, kesinlikle böyle büyümeli.
Senin yorumladığın ninnilerde mesela, danalar, bostandan kovulmuyor, aksine çok seviliyor… “Kov bostancı danayı’’ denmiyor, ‘’Sev bostancı’’ deniyor… Ninnilerde başka neler değişti?
-Aslında yaptığımız küçük dokunuşların tamamı, dili, biraz daha pozitif bir tona çekmek için yapıldı diyebilirim. Demin de dediğim gibi, hepsi için uzman bir pedagogdan destek alındı. Mesela “Uyumazsan, gül rengin soluyor” yerine “Uyuduğunda, yüzün hep gülüyor” cümlesi geldi. “Kızım, uyumazsa hâl ne olur” demedik de, “Kızım uyursa, hemen büyür” dedik. Yani hikâye aynı hikâye. Ama olumsuz tarafından anlatmaktansa, olumlu cümleler kurduk. Bir de az evvel belirttiğim gibi, bugünün eşitlik, dayanışma gibi değerlerini de ninnilere ekledik.
Bu sözünü ettiğin “Pozitif dil”, bebekler için sence ne kadar önemli?
-Sadece bebekler için değil, hepimiz için önemli! Ama tabii bebekler için daha da önemli. Onlar, konuşamasa da aslında algıları çok açık. Hayatın en temel bilgilerini öğrenmeye başladıkları zamanlar. Duydukları, gördükleri, hissettikleri neyse, onları şekillendiriyor. Pozitif bir yaklaşım, mutlu olumlu bir ortam, onların gelecekteki hayatlarını doğrudan şekillendiriyor. Dil de bunun bir parçası… Olumlu, mutlu hikayeler dinlemek, çocukların dünyaya dair algısını da olumlu yönde etkiliyor. Kapsayıcı, eşitlikçi, sevgi dolu hikayeler dinleyerek büyümek, çocukların bu değerlerle dolu bir dünya hayal eden bireylere dönüşmesinde çok önemli bir role sahip. Çünkü hayallerimizi şekillendiren ve gelecekteki dünyamıza yön veren şeyler, dinlediğimiz bu hikayeler…
ALBÜM, 12 NİNNİDEN OLUŞUYOR… “BENİM ANNEM GÜZEL ANNEM” NİNNİSİNDE ÖYKÜ KARAYEL’LE, “FIŞ FIŞ KAYIKÇI”DA İSE CAN BONOMO’YLA DÜET YAPTIM
12 ninniden oluşan bu albümde, “Benim Annem Güzel Annem” ninnisinde Öykü Karayel’le, “Fış Fış Kayıkçı”da ise Can Bonomo’yla düet yaptın… Nasıl deneyimlerdi?
-Evet, ninni düetlerimiz oldu. İnanılmaz keyif aldım. Hatta, ninnilerle beraber kliplerimiz bile var. Öykü hem bir oyuncu hem de yeni anne olduğu için performansı bence şahane….
TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ KONUSUNDA HALA KAT ETMEMİZ GEREKEN ÇOK YOL VAR! MAALESEF HALA, “ÇOCUK ANNENİNDİR. O UYUTUR, O YEDİRİR, O GİYDİRİR” ŞEKLİNDE BİR ANLAYIŞ VAR… BU MUTLAKA DEĞİŞMELİ
Ebeveynlikte, “ortak sorumluluk” sanki biraz artmaya başladı. Artık harika babalar var, ‘’Anne’’ gibi babalar… Senin, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ne kadar hassas olduğu biliyorum. Ne durumdayız sence? Daha kat etmemiz gereken ne kadar yol var?
-Evet, artık anne gibi babalar olduğu doğru ama toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda kat etmemiz gereken daha çok yolumuz olduğunu düşünüyorum. Benim gözlemim maalesef hala, “Çocuk annenindir. O uyutur, o yedirir, o giydirir” şeklinde… Bu mutlaka değişmeli.
Ninniler, güzel meditasyon müzikleri gibi. Dinledikçe gevşiyor, rahatlıyorsun. Bence anneler babalar da bayılacak. Büyükler de bu ninnilerle uykuya dalamaz mı?
-Hahahaha. Hem de nasıl uykuya dalarlar bir bilsen… Ninnilerin kayıtları sırasında, bizi en çok zorlayan şey, hepimizin uykusunun gelmesiydi. Şaka yapmıyorum. Emre, Ozan ve ben tatlı tatlı esnemeler eşliğinde bitirdik albümü.. Evet, ninniler meditasyon müzikleri gibi etki yapıyor. Anne ve babalara da aslında uykuya dalmaları için yardımcı olabilir diye düşünüyorum.
YouTube, Spotify gibi dijital platformlardan elde edilecek dinleme gelirlerinin tamamı, benim de severek ve gurur duyarak takip ettiğim, birlikte projeler gerçekleştirdiğim Anne Çocuk Eğitim Vakfı’na gidiyor. AÇEV’in Anne ve Baba Destek Programları için bağışa dönüşecek… Projeye dahil olma motivasyonunda bu ne kadar etkiliydi?
-Çoooook! Çünkü AÇEV’in çalışmalarını yakından takip ediyor ve çocukların hayatlarına katkılarından dolayı saygı duyuyordum. En çok da, Anne ve Baba Destek Programları’nı beğeniyordum. İyi ki AÇEV gibi vakıflar var! Biraz önce senin de sorduğun gibi babanın, çocuğun büyümesinde çok daha büyük rol almasının aslında, çocuğun hayatını baştan sona nasıl değiştirebileceğini bildiğim için, AÇEV ile buluşmamız benim için çok değerli…
SEVGİSİNİ GÖSTERMEKTEN KORKMAYAN NESİLLER BU DÜNYAYI KURTARACAK!
Annen, sana ninni söyler miydi? Ya da uyurken bi şey mırıldanır mıydı?
-Evet, annem bana ninni söylerdi ve çok severdim. O sesi hep hatırlıyorum.
Sen, sevdiğin birileri uyurken saçlarını okşar, bir şeyler mırıldanır mısın?
-Ben sevgimizi etrafımıza daha çok göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. Ailemize veya yakınımızdakilere, daha çok “Seni seviyorum” dememiz gerektiğini düşünüyorum. Sevgisini göstermekten korkmayan nesiller, bu dünyayı kurtaracak. Empati, saygı, iyilik, dayanışma, eşitlik, şefkat… Bütün bunlar, sadece sevginin kimyasında var.
Uykuyla aran nasıl peki? Uyku problemi çeker misin?
-Benim uykuyla problemim, ancak hormonlarımın tavan yaptığı konser sonraları ya da müzikle ilgili heyecan yaptığım zamanlarda oluyor. Onun dışında yedi-sekiz saat uyurum.
Biraz da hala Sertab’ı anlat…
-Benim çocuğum olmadı ama hem yeğenlerim hem de en yakın arkadaşlarımın çocuklarıyla hep çok yakın oldum. Hala olarak nasıl biriyim? Ali Ömer ve Emine’ye sormak lazım. Onlar büyüdüler, birer yetişkin oldular ve artık beni yorumlayabilirler… Aziz Arif de her gördüğümde şaşırtıyor beni. Çok hızla büyüyor ve zaman deli gibi akıyor…
İnsanlar bu albüme nasıl ulaşacak?
-Albüm YouTube ve Spotify gibi tüm dijital platformlarda yayında. Çocuklar, anneler, babalar için uyku dolu geceler dilerim.
